Hislerin-Düşüncelerin Ötesi

 
Bir şeyi sevdiğiniz, beğendiğiniz zaman o hissi, o frekansı düşüncenizde büyütün (kişiyi,formu değil). Kocaman olsun.
Burada Leyla ve Mecnun’ un hikayesine değinmek istiyorum. Mecnun’ un Leyla’ ya olan aşkını duyan hükümdar ’Getirin şu Leyla’ yı da bir de ben göreyim’ der. Leyla kara kuru bir kızdır. ’Bu mu? Bu mu Leyla?’. Leyla padişaha ‘Ben Leyla’ yım amma senin gözlerin Mecnun’ unkiler değil.’ der. Leyla Leyla diyerek Mecnun Mevlayı, kendi özünü, hakikati bulur. Sonra Mecnun, Leyla’ nın madde bedenini görünce onu tanımaz bile. Mecnun aşk olmuştur artık. 3. boyut aşkı yerini 4. boyut aşkına, muhabbetine bırakmış, genişlemiştir. Bir zerreyi sevmek hem sizi bu boyuta bağlayıp tutsak edebilir hem de bu boyutun ötesini bulabilmenize sebep olabilir(mürit-mürşit). Burada, bunun bir frekans olduğu, sevmenin dışarıdan değil içeriden bir frekans olduğu ve genişleyebilirliği ortaya çıkar (vahdette kesret, nüzül).
Düşencelerin ötesi sonsuz bilince, hislerin ötesi sonsuz aşk ve muhabbete götürür.
RENGİN SAKAOĞLU – 15 EYLÜL 2016 PERŞEMBE