Kısa Yazılar
Düşüncelerini yönetmeyi öğren. Kendini ikna edersen herkesi ikna edersin. Düşünceler vesvese halinde geliyorsa, bak, kabul et, gör ve tamam şimdi değiştiriyorum deyip başka bir söylemle bilinçli olarak değiştir. Mesela bu hayatta olmaz veya böyle olursa zarar ederim veya kötü olacak hissediyorum mu, neden olmasın, fevkalade güzel, süper, oldu bile gibi kelimelerle değiştir.
Allah’ı bulmak için yola çıktıysanız bedel ödersiniz. O yüzden bu meydan er meydanıdır. Serini verme, yani tüm iman ettiklerini terk etme, inanç kalıplarını kırma, olmazların olabileceğini kabul etme, her şeyi gönle indirme, aşkı bulma, Âdemi bulma, firavunun koltuğunu Musa’ya yani gönlün aklına bırakma, İsa ile ruhu bulup eşini oluşturma ve Muhammed’i hakikati bu zuhur aleminde yaşamaya başlamaktır. Sonra başladığınız noktaya geri dönüp rabbinizle yola devam etmek başlar. Bundan sonra başka bir oluşum, yeni bir bilişim, yeniyi oluşturma ve nüzul, kulluk, yaratma zuhur eder.
Kâbe nedir?
Hz. Muhammed Kâbe’ye yani zatı zatında olana dönerek namaz, salât etti. Kâbe o içsel zati gönül bağlantısının zuhurda ki noktası, meridyeni bağlantı yeri. Zatında indinde Kâbe’yi gören ve bulanın zevk ettiği, döndüğü, her hareketin zatına göre olduğu herkesin kendi zatını zatında seyrettiği ve insanı kamilin kendisi.
Gerçek aşkı bulmak lazım
Seveni tanımak lazım
Tüm alemi seveni
İçinde bulmak lazım
Allah’ı fark eden özünü̈ fark eder. Bu düşünce, zaman ve mekânın ötesinde fark edilir. Kendini bilen hakkı bilir. Yaratım ise düşüncelerle olur. Bu illüzyon alemi düşüncelerden bilinçte oluşmuştur. Yaratılan bu vücudunuz ve gördüklerinize zuhur yani zahir âlem denir. Zuhur ettirmek istedikleriniz rabbiniz ve seçimlerinizle olur bu Allah’a ait yazılımda ve matrixde.
Kuranı kerimde, sıkıntılı olan şeyler nefsinizden, güzellikler Allah’tan der. Yani kişi hayatın akışındaki duruşunu fark edip değiştirdiğinde nefsini nefis eder ve mesuliyet alır. O durumda yaratım Allah’tandır kişinin özüyle beraber. Bir bilinçte âlem sizin aynanızdır. Bir bilinçte siz âlemin aynası olursunuz.
Yaratma Allah’ın esması Tekvin. Yalnız biz sistemi fark edemezsek yaratımın nasıl olduğunu göremeyiz ve sistemi fark edemeyenin tekrar tekrar aynı şeyin içinde kendini bulduğunu görürüz. Bu durumdan çıkmak isteyen bir bilinç̧ yaratmanın Allah’la olduğunu fark edip başka bir bilince geçmeyi seçebilir. Bu zuhur ettiğinde sistem artık o kişinin içinde olduğu bilinci zuhur eder ve yaratım Özde ve Allah’la zuhur eder. Kişi kurban rolünden çıkar.
Zihniniz algınıza, bedeniniz zihninize cevap verir. Ne düşünüyorsanız o olursunuz.
Şu anki vücutlarınız duygu, düşünce, kalıplarınızı ve eskiyi yansıtıyor taa ki hayatınıza aşık olana kadar.
Bu sistemde yargıladığın her şey seni bulur ve o hali tanımak için o olmak durumunda kalırsın. O yüzden ayırmadan teşekkür etmek iyi olur karşında görüp senden ayrı sandığın o hali yaşayıp sana ayna olana.🌸🌺
Hiç erkek olmanın serüvenine baktınız mı?
Her bir zerrede kendinizi gördünüz mü?
Erkeklik serüveninizi affettiniz mi?
Öldüren, savaşan, tecavüz eden, döven, şiddet uygulayan, gücü elinde tutmaya çalışan, üstünlük taslayan, çok gülmeyen, ciddi, az konuşan. Koruyan, kollayan, baba olan, güvenilir olan, sertliğin içinde yumuşacık olan, cengâver olan, cesur olan, delikanlı olan, canını ortaya koyan, asker olan, mücadele eden, savaşan, akılcı, manüpülatif olmayan, kırıtmadan davranan, sade ve sağlam duran, fiilleri ortaya koyan yönünüzle tüm boyutlarda barıştınız mı?
Siz hiç erkek olmayı sevdiniz mi?
Bu boyutta erkekler size sevdirildi mi? Bu manayı fark ettiniz mi?
Siz hiç kadın olmanın serüvenine baktınız mı?
Her bir zerrede kendinizi gördünüz mü?
Kadınlık serüveninizi affettiniz mi?
Sızlanan, manipüle edip istediğine ulaşmaya çalışan, duygu değil duygusallığa kendini kaptıran, eziklikle duran, kendini yetersiz, güçsüz hisseden, kırılgan, analitik düşünce eksikliği, detaycı, kuralcı, geniş olmayan, surete çabuk kapılabilen, şefkatli olan, doğuran, besleyen, bakan, anne olan, 9 ay bir canı vücudunda barındıran, kanından, canından veren, cazibeli, çekici, süslü, üretken, sorumluluk sahibi, titiz, çabuk adapte olan, liderlik yapabilen, derin devlet, nasıl olacağı ne yapacağı çok kestirilemeyen, gücü başka bir alandan yürüten, sezgileri kuvvetli olan yönünüzle tüm boyutlarda barıştınız mı?
Siz hiç kadın olmayı sevdiniz mi?
Peygamberimizin bana bu boyutta kadınlar sevdirildi manasına erdiniz mi?
Erkeklik kadınlık manalarını indinizde aşıp erliğe geldiniz mi?
Bir dosta cevap:
Zaman yarattık ve sonra yarattığımız dar deneyime bir şekilde inanmaya başladık ve içinde sıkışıp kalmış hissetmeye başladık ve sonra sonunda ne yaptığımızı ve nasıl yaptığımızı hatırladık ve geri sarmaya başladık. Ölüm yok. Ölüm de bir yanılsamadır. Ölüm meleğinin anlamı değişimdir. 💚🌸🥰
Biz gönüllerin birlikte olduğu yerdir.
Bu âlemde yaratım yapan mahaldir.
Sen ben o dan geçene
Her yer cennet her an muhabbet ve aşktır. 🌺🌸
Allah’a bırakmak alanı genişletir,
Rabbine istinat etmek değiştirir.
Polaritenin bir ucu şu anda ben dediğiniz kendi isminiz (takıldığınız zaman ego, benlik denilen) diğer ucu sonsuz enerji, ruhsal frekanslar (yine ben denilen Allah’ın sonsuz esmalar bileşimleri). Sadece bu isminizdeki beninizle, düşüncelerinizle, hislerinizle özdeşleşmeyi bırakabilirseniz ve seyre geçebilirseniz ve hepsini kabul edebilirseniz oldukları her hal ile gönülde aşkın, sonsuz muhabbetin olduğuna şahit olabilirsiniz ki bu da sizin hangi ismi alırsanız alın saf özünüzdür.
Kuranı Kerim ikra oku diye başlıyor. Hitabı bizedir. Ve nefs kitabının rabbinizin adıyla okunması istenmektedir. Rabbiniz sizi zorlayan ve öğretendir. Bu âlemde bizi bir şey zorluyorsa tam o noktayı daha okuyamadığımızdandır. Allah esmasının güzelliğini o noktada fark edemediğimizdendir. Rabbimiz bizi bunu fark edip zevk etmeye zorlar. Hu ismini fark edip rahman ve rahimi indimizde zevk edip İnsan potansiyelimizi zuhur ettirmek üzere olduğumuzu fark edebiliriz. Allah kolay etsin.💚
Bir dosta cevap:
Özünüze vuslat ettiniz mi, Hak’ka şahit olunca Muhammed ismiyle bu elektromanyetik alan Fatiha ile başlayınca, Allah isminin zuhuru gönül âleminde yaşanmaya başlayınca, seyreden özümüz bu ismimizde Allah (C.C) ile gönül âlemine nüzul edince, seyreden ve seyredilen manası zuhur eder.
Bir sohbet:
Bilgi bilince dönünce gönülde bir açılım ve tamlık duygusu olur. Bu bir gönül sahibi bir kişiyle birlikte zevk edilir. Yoksa herkes okuduğunu yaşıyorum zannedebilir. Okumak başka, seyr edip şahitlik başka, yaşamak başka bir şeydir.
Bu boyut Allah’ı bilme Nefsinin hakikatinin Muhammedi nur olduğunu keşf etme Rabbini bulma özgür İnsan olma mahalli
Allah putu Allah’ı bilince aşılır. O zahmete katlanmayıp Allah’ı reddedince değil
Devenin iğne deliğinden geçmesi ne demektir?
Nefs manyetik alanınızın çok daha büyük ve yaratımın oradan gerçekleştiği ruh, kuantum, bilinç alanına kendini bırakıp sonsuz yaratımın kendisinden olduğunu fark etmesi
Akıl Zihin üstüne:
Akıl kelime kökü olarak bağ kelimesinden gelmekte ve nöronlar arası bağlantı manasını dahi taşımakta. Yol yapıcı yaratım aracı. Aklı mead, aklı meaş, aklı kül, kıyasi akıl gibi. Akıl anlama ana getirebilme yeteneği. Zihin potansiyel tüm olasılıkların, geçmiş gelecek, pozitif negatif tüm kayıtların olduğu, bilinçaltının, tüm Esmaların potansiyeli, akıl bunu toparlayıp yürüten. Akıl bilince ve kulluğa gelebilen, gönle hizmet edebilen, kulluk edebilen potansiyel. Gönülle birleşince artık ona gönül de denebilir.
Tüm âlem akıllı.
Arınmak nedir?
Arınan manyetik alanımızdır. Yani kim olduğunu unutmuş olan bu benliğimizdir. Kim ve neye bağlı olduğunu ve bu alemde hiçliğini yaşayabilme kapasitesine sahip olan benliğimiz,hep ve her şey olma halini yaşayabilir bu bedende. Bedene, akıla, hislere bunu anlatabilme özden bunları seyr edip değiştirebilme, dışarıda gördüklerinin kendi yansımamız olduğunu fark ettirebilme ve yeniyi zuhur ettirebilme kapasitemiz var. Arınma tüm edinmiş olduğumuz kalıpları terk ederek DNA. mıza ,hücrelerimize yalnız aşk, vedut olduğumuzu hatırlatarak olur.
İnsan zor bilmece
Apaçık kuranını okuyabilmek gerçek mesele
Bir okutman gerekse de
Okuyan yaşıyan sizsiniz indinizde
Bir sohbet:
Düşüncelerini sahiplenmek, “benim” dediğin her şey sende kayıt oluşturur. Bu kayıt hüküm şeklinde zuhur eder. Yani ne için hüküm verirsen hüküm verdiğin şey çabuk olur. Hüküm seni bağlar. Sıkıntıyla bağlar çünkü verdiğimiz her hüküm anında tersiyle gelir. Bilince ulaşmış bilgiyle hüküm verirsen bu “kün fe yekün” olur ve sizin istediğiniz halde zuhura gelir bu sefer. Sıkıntı olmaz. Ve Allah ve melekleri sizin istediklerinizi zuhura getirirler artık.
Bir sohbet:
Eksikli olan halimiz tamdır. Çünkü daima eksikli olunca sonsuz alan keşfedebilme isteği doğar. İnsan olmak içindeki eril dişil dengesiyle tamlık hissi doğurur. Allah’a nispet edildiğinde fakr hali yani yeni olanı gerçekleştirmek için yeni oluşumlara hazır hali doğurur. Sonsuz sıfatlara oluşumlara doğru bir zevk etme isteği olur. Bu yüzden peygamberimiz ben seni yeterince sena edemedim demiştir Allah için. Allah bilincinde eksikli halimizle dururuz. Bu eksikli hal yeniyi bulmayı gerektirir. Eksikli olmazsak zevk edemeyiz, zevk edebilmek için yeni zuhur hallerine açık olmalıyız.
Allah putu Allah’ı bilince aşılır. O zahmete katlanmayıp Allah’ı reddedince değil
Bir sohbetten:
Karşınızdaki ile iletişimin sağlam temellere oturmasını sağlamak çok basit bir kural üzerine oturur. Eğer “bana böyle söyledin” diye söze başlarsanız, polemiğe girer hatta polemiğe girmek istediğinizi ortaya koyarsınız. Aksine “ söylediğinizden ben bunu anladım” derseniz o vakit karşınızdakinin olumlu ve yapıcı bir iletişime girmesini sağlarsınız
Bu boyut Allah’ı bilme Nefsinin hakikatinin Muhammedi nur olduğunu keşf etme Rabbini bulma özgür İnsan olma mahalli
Bir olay bir sohbet:
Tam da bundan dolayı o zerrenin değişimi özünden gelen bir emir ile olur. O kız veya başka bir olay karşısında seyr edebildiğin ve kendinden olduğunu fark ettiğin için Hak denilen her şeyin yaratım noktasından gönlüne bir söz düşer. Bunun gerçekten gönülden mi zannından mı olduğunu bir bakış açısına göre rüya bir bakış açısına göre zuhur âlemi denilen bu âlemde ki hareketten anlarsın. Yaratım seninle olur. Artık bu âlem senin yarattıklarını yansıtır. Bu haber geldiğinde gönlümüze bir hal oldu. Dorox veya İzmir belediyesi veya şu bu değil bunun duyulduğunu gördük ve hak katından bir hareket oldu zuhurda ve İstanbul üniversitesi tek öğünlük yemek verme kararını değiştirdi. Bir kişinin sebebi neyse ne bir konuda ki hareketi bir durumu tetikledi. Birçok olay var belki şu an beşeri matrix de çözümsüz gibi duruyor fakat bu istiridyeyi suya atmak bu zerre de fark etti. Bugün Allah için bu oldu.
Mehdi Mehdiyet nedir?
Hakkın katından haber veren şuur alanıdır Mehdi. Şimdilerde yeryüzünde açığa çıkan bütün evrensel bilinç açıklamaları mehdiyetttendir. Nasıl gönül bir alansa, mehdiyet de çeşitli fazlarda kendini gösterir (Theta healing,reiki …). İsa bilinci olmadan kişideki öz açığa çıkmaz. Mehdi haberci uyarıcı fark ettirici dahi olsa İsa eminlik sağlar. İsa zevki içinizdeki deccali mat eder Mehdi değil. Mehdi nefsin ruha yani enerji alanına dönmeye başlamasının şuur alanıdır. Tabi ki bu dönüşüm dışarda ki kutsalları yok etmeye başlar. Nuru Muhammedinin nefs de fark edilme aşamalarının başlamasıdır. Nefs ruhla birleşince şüphe biter indindeki İsa zuhur eder.
İlk önce Allah’ı bilmek şahit olmak sonra kendini bilmek ve sevmek:
İnsan en çok kendinden zuhur eden negatif ten korkar. Çünkü bu negatif his ve düşünceler gerçekten korkunç suretler oluşturur ve insan en çok bunlardan korkar. Gerek zahirde gerek batında bu suretler oluşur. Bunları indinde güzele çevirebilmek Allah ismiyle olur. O yüzden ilahınız Allah oldu mu bu tek taraflı negatif suretler indinizde tevhid olur yani aynı anda diğer kutbuna gönlünüz de şahit oldunuz mu bu suretler artık korkutamaz olur (beşeri boyutta ki polarite). Düşünce ve hisler bu dönüşüme tabi oldu mu sevgi ortaya çıkar. La ilahe illallah tan Muhammed en Resul Allaha yani artık sizdeki Allah’ı bilip kendinize tümüyle onay vermeye başlayabilirsiniz. Siz herkesten farklı olarak kendinizi kabul eder ve seversiniz. Zaten özünüzün sonsuz sevmek olduğuna da şahitsinizdir vesselam.
İnsan kendi gücünden korkar. Gücü Allah boyutuna nispet etmek insanı, bu beşeri sureti rahatlatır. Güç sende ve seninledir fakat vahdeti vücuttan yani senin sonsuz beninden olduğunu fark etmek gücün gönülden yani yargısız alandan zuhurunu sağlar. Bu da daim sevgi demektir. Artık o güç yakıp yıkıcı değil sevginin gücü olarak zuhur eder bu da hiç korkutucu değildir artık.💚🥰
Ben den bir tavsiye
Bir eleştiri yapacağınız zaman bu bir başkasının öğrenilmiş sözüyle değil sizin bizzat deneyiminizden olsun. Ezberden söylediğiniz her şey size soru ve zorlama olarak dönecektir.💚
Bir dosta cevap
Aslında yazılıp bitmiş ve hatta yaşanmış bir matrixteyiz. Kişinin kendisi de birtakım birikmiş kayıt ve birikimlerle bu matrixin içine doğar. Bu âlemde bilinen bir yazılım. Bir de sizin ben buyum diye özdeşleştiğiniz yazılımınız var. Siz kim olduğunuzu hiçbir hal ile özdeşleşmezseniz bulabilirsiniz. Hiçbir hal ile özdeşleşmemek Allah sofrasında yani Allah a göre Allah’la her forma girebilirim yani fakirim demektir. Sizin arınmanız üzerinize aldığınız formları terk edip saf bilinç varlık olduğunuzu fark edip gördüğünüz şeylerle özdeşleşmeyi terk ederek olur. O zaman bir yazılım olan bu doğduğumuz âlemin kitabını yani Kuranı Kerimi okumaya başlarız. Bunun ötesi de var.
Biz aslında zaman olarak yazılmış bir yazılımı okumaya (ikra) gayret ediyoruz.
Lazım olan şey
Lazım olduğu kadar
Lazım olduğu zamanda
Nasıl lazımsa öyle gelir
Kendine iyi davran fakat Nefsini bil.
Nefsinin nasıl Hakikati Muhammede dönüşebileceğine dikkat et.
İstikametin olsun.
Bir şeyi hazmetmek bazen vakit alır. O mana hazım olmadan zuhur etmez.
Tanrı ölümlü insan
İnsan ölümsüz Tanrı
Ey Zihnim
seni ikna etmek, sana öğretmek
hatta zaman zaman seni kandırmak lazım.
İleride bir mutluluğa ulaşacağımızı ümit edip şu andaki güzelliği elimizden kaçırırız. Zihnimiz hep bize havuç gösterir de bir türlü yedirmez.
Zihnimiz ya geçmiş hatıralarla olmaz kanıtlar yaratır ya da bizi gelecek vaadiyle kandırır. Oysa her şey şimdi şu anda gizlidir.
Dua ettiğinizde beyniniz Theta frekansına geçiyor
Bir dosta cevap
Ademiyet sizin hakikatinizde var olan bir alan. Sizin bu vücudunuzda aktive olmayı bekleyen bir noktası var. Kendi bu vücudunun genetik kodlarından, eril ve dişil halinden, bu âlemde tüm edindiği bilgiden özüne uruç eden bir zerre, bu hali fark etmeye yani bu âlemde Allah la sonsuz yaratma ve yansıtma potansiyeline sahip olduğunu indinde müşahede edip, bu beşeri âlemde Hz. insan potansiyeline kavuşmaya başlar. Buna dikey bilince sıçrama da denebilir. Âdemin bir manası boşluktur. Yani ful kapasitedir. Yani tüm benlik suretlerini gönül alanında eriten o noktayı aktive eder. Şeytan Âdemin zorlayıcısıdır. Âdeme baktım hiç kimseyi yani hiçbir kaydı göremedim demiştir. Böyle bir fark ediş Muhammedi bilince kadar gönlü açmaya başlar. Tüm peygamberlerin işaret ettikleri gönül manyetik alanı o zerrede zuhur etmeye başlar. Noktayı süveydaya kadar. Doğrusunu Allah bilir vesselam 💚
Şu anda maddenin ,atomun yüzde 99.9 unun boşluk olduğu yani Ademiyet olduğu fizik alanında ispat edildi.
Ne kadar seviyorsan o kadarsın.
Bir şeyi sonradan yaratmıyoruz olanı zuhur ettiriyoruz. Zuhur ettirmek ulûhuyetinden. Yaratım Âdemiyetten.
Yani gözümüzün gördüğü ve madde zannettiği çok küçük bi alan
İş
Çook işimiz var çok
Çok gayret etmemiz gerek
Elinden tutmalıyız ellerin
Allaha teslim olabilmeleri için
Ve unutmamamız lazım
Halka hizmet hakka hizmettir
Okutabilmek, okuyabilmek kitabı
Gerçek bir emektir.
En büyük hizmettir.
Bir sohbet
Doğru yanlış kıyasi aklın işidir. Aklını bakış açısını bunun ötesine taşıyan Cebrail aklına ve melekelerine (meleğine) sahip olur. Böyle bakmaya başlayanın kalbi, basireti açılmaya başlar yani Cebrail ona okutmaya başlar ve ben âlemlere sığmam bir müminin gönlüne sığarım diyen Allaha şahit olur. Kalbi gönle dönüşür. İndinde iyi kötü kalmaz ve her şey Allahtan olur. Böyle bir gönle sahip olan indindeki hakkı müşahede eder. Hatta enel hak diyebilir. Fakat hak bölünmez bir bütün olduğundan ve tüm âlemler bir bütün eneji alanından olduğu için enel den enteye geçip Muhammed isminin zuhuru başlar. İndinde enerji alanında Hak ismini keşf ve müşahede eden kişi bu sefer resul ismini yani gönlün beyne ve âlemlere yansımasını müşahedeye koyulur. Bu noktada artık kendini, haddini, sınırlarını ve sonsuzluğunu indinde keşf eder. Gerçek kulluğa yani Allah’ı akli (kul)tüm alanlarda yansıtmaya başlar. Emindir. Ölmeden önce ölür, özgür olur ve dirilişi başlar. Bir zamanlar kıyasta zorluk yaratan mental alanı artık özüne kulluk eder. Doğrusunu Allah bilir vesselam. Böyle bir zerre ne kadar eşsiz olduğunu ve kimseyle kıyaslanamayacağını görür. Bu gönül ve akıl birlikteliğinde kendini her hâl içinde sevmeyi kabul etmeyi öğrenir.💚💙
Bir dosta cevap
Mana olmadan kuran okunmaz. Manayı o lisanı, rab lisanını bilen söyler. Bunu öğrenirken hakkel olana kadar ölüm zuhur eder. Bu âlemde zevk aldıklarını dahi yaşayamaz sorgular olursun. Sonra dirilebilirsen ve istediğini istediğin kadar oluşturabilmek kapasitesinde olduğunu ve sonsuz yaratım imkânına nail olduğunu ve benzer veya zıt halleri indinde müşahede edersin. Bütün bunlar olurken bir bedel ödersin. Kolaylıkla elde edilenin pek kıymeti olmuyor. Hatta bazen kendi canının bile.♥️
Bir dosta cevap:
Siz bu vücut değilsiniz. Siz âdemiyetinizle bu vücutta mevcutsunuz. Nefes Rahmandır. Siz bu vücut olmadığınızı ve gerçek vücudunuzun ne olduğunu fark ederseniz buradaki vücudunuza nefesi bilinçle üflediğiniz zaman zaten geri gelir. Siz nefesi almak için telaş etmeyip bu vücuda üflediğinizi düşünürseniz vücudunuz şifalanacaktır. Mesela panik atak rahatsızlığında bile bu metod kullanılır.
Nefesiniz,
O daim sizinle beraber hep var. Nefesinizi bu vücudunuza çekmeyin, vücudunuza üfleyin, verin.
O zaten hep sizinle, hep var olacak, hep var.
Bir enerjiyi (iyi veya kötü olarak) değiştirmeye çalışmayın frekansa dönüştürün.
Zuhura gelmeden düşüncen
Değiştirebilirsin fark edersen
Ne niçin lazımsa sana
Düşüncen dahi bir madde
Değiştirebilirsin zuhur etmeden
Düşünceler daim yaratmada
Dikkat et olana
Nedir bu diyorsan
Yaratım her an olmada
Ya olduğunu sev
Ya da sevdiğin gibi ol
Allah mı sizi istiyor, siz mi Allah’ı?
Yapmaktan korktuğumuz bir şey sınırlarımızı genişletmek için olabilir ve rahat hissetiğimiz yerden risk alıp çıkabiliriz ve bu da iyi olur.
Hızır, Hz. Musa ile geldikleri şehirde yetimler için duvarı onarmıştır,yani Hz. Musa’nın atalarından o ana gelen tüm idrakleri tamamlamış onarmıştır.
Yargıda problem yok
Sıkıntı ön yargıda
Kadınlar duygusallığa takılmış,
Erkek cinsiyeti duyguyu tuzak görüyor.
İki cinsin de düştüğü tuzak farklı
Aşk, sevgi özünüzün hakikati
Bu ikisi de gerçek duygudan değil mi?
Burası fark âlemi. Yani herkes bir noktada da bir ve beraber iken ben ismi ile her zerre farklı ve farklı oluşumlarda ve ayrı değilse de aynı değil. Rakib ismi zuhurda.
Her şeye peki deyip kabul etmeye çalışmak Allah’a vuslat iken
İstemediğini özünden duyup hayır deme özgürlüğü rabbine secdedir.
Ya rab bir hilal (gönül hali) uğruna ne güneşler batıyor
Korku hissi tüm hisleri dondurur
Hisler dondu mu aşk zor görünür
Aşkın yoğunluğunda korku yok olur
Aşk gönülde yerini muhabbete döndürür
Beynine öğret
Acıyı gördüğün zaman zıddı var de
Sıkıntıda polarite var bunun diğer ucu neşe de
Üzüntüde beynimde birlik alanı var demek ki mutluluk benimle de
Ölümde yeni bir yaşam başlangıç de
Kin tutmak, tutunmak zarar bütüne bırak Allah halletsin
Kıskançlık Allah kıskançtır bu duygu onun göstergesi de
Yani beynine komut ver nasıl düşüneceğini bir öğret
Tüm hisler titreşim sağlar ve titreşim rahimiyetle ilgilidir.
Hislerine yargısız soyunabilen bunu fark edip yaşayabilir.
Esmalar da titreşimdir. Frekanstır.
Düşüncelerle, düşüncelerden öte
Her yerde, her zerrede, her mekanda
Daim var olansın
Mesele malı, dünyayı sevip sevmemen değil. Zengin, fakir olman değil. Allah’ı gönül evinde bulup oraya rağbet edip Dünya ve içindekileri bu şuurla sevebilmen.
Günaydın
Beyin polarite sahibidir. O yüzden çok iyi planlanmış bir proje üretse dahi karşısında zıttını, olmazlığını ve bunun gibi durumları da beraberinde doğurur. Zıtlık prensibi bunu gerektirir. Kalbin beyniyle yapılan işler de bu görülmez çünkü kalp, gönüle dönünce hiç kimseye zarar veremeyen ve oluşumunda genişleme olan zevkli, sevgili işler üretir.💚♾
Kandil
Kandil denilen bilinç ışığımızı yani sonsuz var oluş ve yaratım programını indimizde fark ve zevk ediş olan miracımızı yani kendi bilincimizi oldurma yaratma anımız daim olsun.💚🙋♾
Hakla kaim olan bu sonsuz oluşlar âleminde, kendimiz deki yaradılış programını an’lamak (an’a getirmek), okumak ve yaratma eyleminde Allah’la olduğunu fark ve zevk etmek, bu madde âleminde hislerin sonsuz programı gören özümüzden bir sinyal getirdiğini ve bu sinyale göre düşünce kalıp ve sistemimizi değiştirebileceğimizi, seçme şansımız olduğunu yani fıtratımızı fark etmek için işaret edilen miraç (yükselme, basamak) kandilimiz mübarek olsun.💚🙋♾
Deniliyor ki Dünya üzerinde 2012 yılından itibaren kıyamet kopmuştur.
yani uyanma ,
yani boyutsallığı fark etme,
yani kuantum fiziği ve ötesine ulaşma,
yani ayağa kalkma
yani bilincin daha çok kitleler tarafından deneyimlenebilmesi süreci
yani kadın cinsiyetinde dahi zaten var olan bu kayıtların aktive olma, zuhurda gözükme zamanı gelmiştir.💚
Gerçekten bilen dimez diyen bilmezmiş
Akıl buna ermez gönül bilse de söylemezmiş
Eren ermiş bilen gitmiş
Alemin özüne saklanan o benmiş 💚
Gönül manyetik alanı kimlik kabul etmez. Bir kimlikle duruyorsan o alanda değilsin.💙
Bir dosta cevap:
(Akgün Yüksel) Bunu gelene reaksiyon göstermeyi terk edip seyre başlamakla başlayabiliriz. Seyir seyredenle seyredilene fark ve frekans yarattığı kadar kişiyi gönül frekanslarına da taşır. İyi kötü ayırt etmeden seyre geçebilmek bizim mental alanları geçip gönül frekansları ile buluşmamıza yarar. Mental alanların ötesi, yani süphani, ruh mertebeleridir. Bunu fark ediş gönlü zuhur ettirir. Âlem frekanslardan yani sıfatlardan oluşur. Elif ile okumak başlar. Elif noktalardan oluşur. Elifle okumaya başlamak ani reaksiyoner olan noktaları genişletmek, uzatmakla olur bir bakıma. Tüm âlem akıllıdır. Aklı, Cebrail aklına, külli akla dönüştürmek frekanslara yaymak, melekeleri, esmaları fark etmekle olur. Beyin dalgaları alfa, beta, theta, delta, gama, omega vb. tüm âlemde de hazır ve mevcuttur. Bu vücuttaki beynimiz bunları fark edip aktive edebilir. Mesela parmağınızı alnınıza koyup delta deseniz frontal lobunuza düşüncenizle biraz sonra uykunuz gelir çünkü beyninizde veya alanınızda olan düşünce maddesini yavaşlatmış ve yaymış olursunuz.💚
Mehdi
Günaydın,
Şimdi bir program dinliyordum ve diyor ki; ‘Hediye hidayettir, ‘mehdi’ kökünden gelir ve bütün İslam olanların hepsi Mehdidir ve hediye üzerinedir.’
Günaydın!
Sıfatları bildin mi
Zıtlarıyla kabul ettin mi
Sen kabulde durunca
Zatın seni sevmez mi
Aşk değerlidir
Damlası bile önemlidir
Aşkı bulana ne denir
Aşkı bulan bellidir
Âdem’in eğe kemiğinden Havva’nın doğması nedir?
Şimdi şöyle bir bakalım en son ne zaman bir Havva (kadın) bir Âdem’in (erkek) eğe kemiğinden bir doğdu da yeryüzünde zuhur etti?
Havva Kuranı Kerim de yok. Âdem’in ve eşinin yaratılmış olması söz konusu. Eşleşme ise bir idrakın, bir oluşumun aynısının, benzerinin, bu planda da zuhur ettirilebilinmesine, Âdem bilincinin yaratılmış ve var olduğuna ve bu zuhurda da eşinin de olduğuna işaret ediyor.
Havva Kuranı kerimde olmamasına karşı, Âdemiyet bilincinde olan bir zerrenin zuhurda yeni isteklerle form bulmasının, nüzül etmesinin, rabbini tanımasının ve sonsuz Allah isim ve oluşlarından, kendi rabibine dönmek istemesinin hali denebilir. Daha önce egoya dönüşen istek ve arzular Âdem’in Havva’sı ile yeni ve yepyeniyi oluşturan olur.
Beynimizde bir pineal gland (epifiz bezi) ve bir de pituatory gland (hipofiz bezi) var. Bilim insanları epifizin melatonin ürettiğini ve bunun bala benzediğini, hipofizin ise oxitosin ürettiğini bunununun üretiminin ise süt gibi olduğunu söylüyorlar. Batı âlemi pineal gland a (epifiz bezine) eril ve hatta Ra, hipofiz bezine (pituatory gland a) dişil, hatta İsis, birlikte hareket etmelerine isra, gece yürüyenler bile diyorlar şimdilerde. İkisi de kafatasımızın içinde sıkıca karanlık isteyen bezler demek ki.
Hazreti Muhammedin bal, süt, su ve şarap teklif edildiğinde sütü seçmesi bir tesadüf mü?
Bu bakış açılarıyla belki bizim de bakış açımız farklılaşabilir.💚🙋
“La ilahe illa ente suphaneke inni küntü minnezzalimin“
Hz. Yunus, söylentiye göre bir balığın karnında kalmış ve çıkmak için bu duayı kullanmış. Peki hiç bir balığın karnına girebilen birini gördünüz mü?
Balık denizde yani ilmi ledünün içinde bir varlıkken ve normalde bir insanın onu yemesi beklenirken, o balığın insanı, hatta bir peygamberi yuttuğu söyleniyor. Yani bir peygamber bilincinde olanın dahi bir noktada takılıp o balık gibi görünen ilmin onu yutmasına izin verebildiğini görüyoruz. Bu nokta, her takıntıda olduğumuz noktalar gibi karanlık, çaresiz, imkânsız gibi görünüyor. Hz. Yunus bu noktadan çıkabilmenin tek çaresinin Allah olduğunu, diğer yolların işe yaramadığını, nefsimizdekinin de Allah olduğunun ve o hale, Allah bilinciyle teslimiyetin bizi, izafi ilmin zulmünden, karanlıktan, imkânsızlıktan kurtulabilmenin çaresi olduğunu söylüyor.💚🙋
Allah ismi sıfat makamında söylenir. Bu idrak ilk önce zuhurun, sıfatlar boyutunda oluştuğunu yani bu boyutta var olan fakat bu gözlerle görülmeyen his ve düşüncelerin oluşturduğu ve frekans olarak var olduğu ve bu oluşumların her bir zerrenin rabbinden (oluşum esmalarından) farklı farklı zuhura geldiği söylenebilir. Her zerre Âdemiyeti, Muhammediyeti farklı zuhura getirir bu da hem benzersiz hem de güzeldir.💚
Bir şeye sabredip durabilmek beyninizin dalga frekansını değiştirmek demektir eziklik değil.💚🌸
İndinde, şuurunda
Biten şey
İndinde, zuhurunda da biter ve
Kendiliğinden gider
Başka
Fark ettim ki düzen aynı, seyirler başka
Fark ettim ki yazılım bir, yaşayışlar başka
Fark ettim ki vücut vücudullah, vücutlar ise başka
Canlar bir ,canan başka
Her zerrenin aşka ulaşması ,
Her nefsin bir gün ölümü, yokluğunu ,yazılımı okuyup anlayarak, yazılımların hükmünden kurtulup, yani dirilip aşkı tatması ise bambaşka.
Aşk başka, aşık başka, sevmek başka, sevgi olmak başka, Muhammet olmak, muhabbet etmek ise yine bambaşka.💚
Ha Gayret
Az kaldı ha gayret
Az kaldı ulaşmana sevmene
Hadi az biraz daha gayret
Kendini aşk olarak bilmene
Hadi az kaldı az
Âlem meğer yalnız aşktanmış demene
Öz itibariyle kul
Nefse göre masalsınız
Özünüzle gür
Nefsinizde darsınız
Yani demem o ki
Hem fakir
Hem asalsınız
Sevdiğin şeyi arama
Bulduğunu sev
Arayıpta uzaklaştırma
Hepsi seninle şu anda
Bugün sevgili “Kelebekler” filminin yönetmeni Tolga Karaçelik’ten duyduğum hoşuma giden bir söz: “Zaman ritimdir.”
Düşünce vücutlarının ötesini fark edebilmek gerekiyor. Hislerimiz daima bu kayıt ve kalıplarla ilgili sinyaller veriyor. Hisleri yargılamayı bırakıp tam oldukları hale kulak verip ne dediklerine bakmamız lazım. Düşüncelere ve hislere iyi – kötü, doğru – yanlış, negatif – pozitif demeden seyr etmek, mesajlarını okuyabilmek, akışlara kavuşmamız lazım. ”Okumayı“ öğrenmemiz lazım.
İlk önce mental karışıklıklardan nasıl çıkılacağının bilincine ulaşmak, özüne vuslat, bütün yarattıklarının yıkılması, kayıtların silinmesi ve hakka vuslat lazım. Sonra yeni yaratımlarla var olma süreci başlar, yeninin oluşma sürecine katılmak, yeniden can bulmak, rabbini, rabbûl âlemini tanımak lazım.
Allah daim senden işliyor amma yalnız gönülde bilinebiliyor. Gönlü zuhur ettirmeden biliyorum diyen zanda ziyanda kalıyor. Gönlü zuhur etmiş zerreden ise ‘Ben kulumun zannı üzereyim’ sözü geçerli oluyor.💚🙋
Beynin kulluğa gelmesi Esma-ül hüsna ile hareket edebileceğini öğrenmesiyle olur bir bakıma
Bu âlemde iyi insan olmak değildir mesele.
Mesele insan olduğunu, hakikatini fark edenden zuhur edenlerin iyi olmasıdır.
Özünün planı hayret uyandırır. Bu aklın, amigdalan bin yıl düşünse bunu çözemez.
İçimizde bir korku
Ya acıyı bırakınca bir daha tatlısını da duyamazsam diye.
Bir şeyin olmasını değişmesini istiyorsan sen
o şey ol, o hareketi başlat.
Kalp ve bilincin birliği olan
Bayramımız
Kutlu olsun
Acıları neden bırakamadığımızı buldum.
Çünkü içinde şeker var
💕
Ben de
Atatürk’ü çok seviyorum
Ve
Hz. Muhammed’e de aşığım
Bu yolculuk devamlı fark edip terk etmek üzere🌸💕
Gönlüm gönlünü hatırladı
Yine sıfırlandı âlemim
Yine gönlümüz birbirine değince
Bitti, eridi, gitti her şeyim
Terside yüzüde düz olur
Sayı 99 değil yüz olur
Bir faz tamamlandığında
Hepsinin hali yaz olur
Özünüz etiketlenmiyor
Göreceli benliğimiz etiketleniyor
O da etiketlenmediği zaman
Özgürsün
Sözler az kalıyor duygular için
Düşünceler yetmiyor ifadeye
Sözsüz sözlerle yolluyorum sevgimi muhabbetimi tüm annelere