Kalp
Kalbi sadece duyguların mazharı olarak algılamak ona haksızlık oluyor. Allah “ben alemlere sığmam ama bir gönüle sığarım” derken kalbin gönle dönüşmesi, bilinç halini yansıtması, beyne yön vermesi gerekliliğine işaret ediyor. Beynin gönle dönüşmesi: algının açılması, farkındalık alanı. Kalp gözü basir yani B noktasının sırrı ise bunun fark edilmesi ile ortaya çıkan hal ve seyir de kalbin aklı oluyor. Böyle bir oluş Ademiyete, peygamberlik hallerine işaret ediyor. Peygamberler gönüldeki akla işaret ediyorlar. Yoksa diğer beyin kapasitelerini en müthiş kullananlar var. Ama nedense peygamberlerin işareti gönül kullanım alanının her türlü fark edilmesi, keşf edilmesi yönünde. Kalbi duygusal, romantik mahal olarak adlandırmak çok eksik olur şimdi bu mahaldeki aklı keşf edebiliriz. Dikkatinizi nereye verirseniz orası büyür.
Gönlün aklı var. Gönlün aklı beyne mesaj yollar. Gönlün beyninin yerini almışsa Yusuf Firavunun tahtına oturmuş demektir. Kalpteki aklı keşfettin kendini aştın demektir. O beldede aşk, muhabbet, Muhammed galebe gelir. Bir arkadaşımın fark ettiği çok hoş geldi bana şöyle ki:AŞ ve K :Aş kendini yani kendin diye tanımladığın bedenini kimliklerini hepsini ve her şeyi aş ve hatta bunlarla tanımlanmamayı da aş.